24 Ağustos 2012 Cuma
bayram ziyaretinin en muhteşemi, en güzeli
Allahın selamı rahmeti ve bereketi üzerinize ve üzerimize olsun inşaallah... sizleri selamların en güzeli ile selamlamak istedim, çünkü daha düne kadar Cenab-ı Allaha ve onun Rasulüne misafirdik. Allaha hamd-ü senalar olsun ki ramazan ayının son günlerini ve bayramı mukaddes beldelerde ailece geçirdik. bayram gerçekten bayramdı.. o gün kuşlar bile kabenin etrafında coşkuyla uçuyordu.güneş doğarken hava o kadar berraktı ki, etrafınıza baktığınızda bayram olduğunu içinizin derinliklerine kadar hissedebiliyordunuz. sabah namazından sonra başlayıpta yaklaşık 45 dakika kadar devam eden tekbirler ise bizi bizden aldı. o gün yere iğne atsaydınız gerçekten bir insanın başına düşerdi.adeta mahşerin provasıydı... hac bile bu kadar yoğun değil diye düşünmüştüm, gerçekten de öyleymiş.ramazanda yerli halk da Mekke ve Medineye akın edermiş.nasıl olursa olsun insan ömründe bir defa bile olsa ramazan umresine gitmeli bence. tadılması gereken muhteşem bir duygu...
bayram ziyaretlerinin en güzelini ilk defa yaptık.Allahın Rasulünü ziyaret ettik. anlatılamayacak kadar özeldi. çünkü Allah-ü Tealanın alemleri O'nun hürmetine yarattım buyurduğu Habibini ziyaret ettik, huzura çıktık, ve en önemlisi de O bundan haberdardı...
inşaallah ziyaretimizi kabul etmiştir...
hepimiz biraz yorgun, biraz buruk, biraz da ümitle döndük.inşaallah tekrar tekrar ziyaret edebiliriz ümidiyle...
Allahü Teala gidenlere de, gitmek isteyenlere de nasip etsin inşaallah
20 Temmuz 2012 Cuma
Ramazan-ı Şerifiniz hayırlı olsun, hayırlarla dolsun, inşaallah...
Ramazan-ı Şerifiniz hayırlı olsun. Cenab-ı Allah bizden razı olarak bir ramazan geçirebilmeyi, defterlerimizi sağımızdan alıp, gerçek bayram edebilmeyi nasip etsin inşaallah...
bir ayet, bir hadis...
Gerçekten bu Kur'an en doğru olan yola götürür ve iyi işler yapan mü'minler için büyük bir mükâfat olduğunu ve ahirete inanmayanlar için elem dolu bir azap hazırladığımızı müjdeler.
İsra Sûresi 9-10
Kim Allah Teâla yolunda bir gün oruç tutsa, Allah onunla ateş arasına, genişliği sema ile arz arasını tutan bir hendek kılar.
Tirmizî, Cihâd 3
18 Temmuz 2012 Çarşamba
bir ayet, bir hadis...
Ey iman edenler! Allah'a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı.
Bakara Sûresi 183
Kim bir oruçluya iftar ettirirse, kendisine onun sevabı kadar sevap yazılır. Üstelik bu sebeple oruçlunun seyabından hiçbir eksilme olmaz
17 Temmuz 2012 Salı
bir ayet, bir hadis...
Ramazan ayı, insanlara yol gösterici, doğrunun ve doğruyu eğriden ayırmanın açık delilleri olarak Kur'an'ın indirildiği aydır. Öyle ise sizden ramazan ayını idrak edenler onda oruç tutsun. Kim o anda hasta veya yolcu olursa (tutamadığı günler sayısınca) başka günlerde kaza etsin. Allah sizin için kolaylık ister, zorluk istemez. Bütün bunlar, sayıyı tamamlamanız ve size doğru yolu göstermesine karşılık, Allah'ı tazim etmeniz, şükretmeniz içindir.
Bakara 185
Oruçlu için iki sevinç vardır: Biri,orucu açtığı zamanki sevincidir; diğeri de Rabbine kavuştuğu zamanki sevincidir. Oruçlunun ağzından çıkan koku (halüf), Allah indinde misk kokusundan daha hoştur.
bir ayet, bir hadis...
Oruç, sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir.(1) Bununla birlikte, gönülden kim bir iyilik yaparsa (mesela fidyeyi fazla verirse) o kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.
(1) Ramazan orucu, ergenlik çağına ulaşmış, akıllı her müslümana farzdır. Hastalık, yolculuk, kadınlara has özel hâller gibi meşru sebeplerle Ramazan ayında oruç tutamayanlar, bu oruçları şartların elverişli olduğu başka zamanlarda kaza ederler. Mazeretsiz olarak oruç tutmayanlar, büyük günah işlemiş olurlar. Aşırı yaşlılar ya da iyileşmez hastalar, bu sebeple oruç tutamazlar ve bu oruçları kaza etmekten de ümit keserlerse, oruçsuz geçirilen her gün için bir fidye verirler. Fidye tıpkı fıtır sadakası gibi, bir fakiri bir gün doyurmak ya da bunun bedelini vermektir.
Bakara 184
Oruç perdedir. Biriniz birgün oruç tutacak olursa kötü söz sarfetmesin, bağırıp çağırmasın. Birisi kendisine yakışıksız laf edecek veya kavga edecek olursa "ben oruçluyum!'' desin (ve ona bulaşmasın).
Ramazan girip çıktığı halde günahları affedilmemiş
olan insanın burnu sürtülsün. Anne ve babasına veya
bunlardan birine yetişip de onlar sayesinde cennete
girmeyen kimsenin de burnu sürtülsün. Ben yanında
zikredildigim zaman bana salat okumayan kimsesinin de
burnu sürtülsün!
olan insanın burnu sürtülsün. Anne ve babasına veya
bunlardan birine yetişip de onlar sayesinde cennete
girmeyen kimsenin de burnu sürtülsün. Ben yanında
zikredildigim zaman bana salat okumayan kimsesinin de
burnu sürtülsün!
9 Temmuz 2012 Pazartesi
bir ayet, bir hadis...
(Onlar şöyle yakarırlar): "Rabbimiz! Bizi hidayete erdirdikten sonra kalplerimizi eğriltme. Bize katından bir rahmet bahşet. Şüphesiz sen çok bahşedensin.
Âl-i İmrân 8
Allah rızası için öğrenilmesi icâb eden ilmi, sadece dünya için öğrenen kişi, kıyamet gününde cennetin kokusunu dahi duyamaz.
sünen-i ebû dâvud
sünen-i ebû dâvud
4 Temmuz 2012 Çarşamba
Berat Kandilinizi tebrik eder, Cenab-ı Haktan hayırlara vesile kılmasını dilerim.
Hadislerle Berat Kandili - Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem efendimiz şöyle buyurmuşlardı: "Recep, Allah'ın ayıdır. Şaban, benim ayımdır. Ramazan, ümmetimin ayıdır". Mübarek Recep ayının ardından gelen Şaban ayı Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem'in ayıdır. Bu mübarek ayın değerini bilerek, ibadetlerimizi yapmalı, alemlerin Rabbinden af dilemeliyiz. Şaban ayının önemli özelliklerinden biri Beraat gecesi gibi müstesna bir gecenin bu ayın içinde bulunmasıdır. Ebu Hüreyre Radıyallahu And'dan rivayet edildiğine göre: Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem efendimiz şöyle buyurmuştur: -"Şaban ayının on beşinci gecesinin ilk vaktinde Cebrail (a.s) bana geldi; şöyle dedi: -"Ya Muhammed, başını semaya kaldır. Sordum. -"Bu gece nasıl bir gecedir? Şöyle anlattı: -"Bu gece, Allah-u Teala, rahmet kapılarından üç yüz tanesini açar. Kendisine şirk koşmayanların hemen herkesi bağışlar. Meğer ki, bağışlayacağı kimseler büyücü, kahin, devamlı şarap içen, faizciliğe ve zinaya devam eden kimselerden olsun. Bu kimseler tövbe edinceye kadar, Allah-u Teala onları bağışlamaz. Gecenin dörtte biri geçtikten sonra, Cebrail yine geldi ve şöyle dedi: "Ya Muhammed başını kaldır. Bir de baktım ki, cennet kapıları açılmış. Cennetin birinci kapısında dahi bir melek durmuş şöyle sesleniyor: "Ne mutlu bu gece rüku edenlere. İkinci kapıdan dahi bir melek durmuş şöyle sesleniyordu: "Bu gece secde edenlere ne mutlu". Üçüncü kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: "Bu gece dua edenlere ne mutlu." Dördüncü kapıda duran melek dahi şöyle sesleniyordu: -"Bu gece, Allah'ı zikredenlere ne mutlu". Beşinci kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: "Bu gece Allah korkusundan ağlayan kimselere ne mutlu." Altıncı kapıda duran melek dahi, şöyle sesleniyordu: "Bu gece Müslümanlara ne mutlu." Yedinci kapıda da bir melek durmuş şöyle sesleniyordu: "Günahının bağışlanmasını dileyen yok mu ki, günahları bağışlansın. Bunları gördükten sonra, Cebrail'e sordum: "Bu kapılar ne zamana kadar açık kalacak? Şöyle dedi: "Ya Muhammed, Allah-u Teala, bu gece, Kelp kabilesinin koyunlarının tüyleri sayısı kadar kimseyi cehennemden azat eder." - Hz. Ayşe Radıyallahu Anha anlatıyor: "Resulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem buyurdular ki: "Allah Teala Hazretleri, Nıfs-u Şa'ban gecesinde dünya semasına iner ve Kelb kabilesinin koyunlarının tüyünün adedinden daha çok sayıda günahı affeder." Berat Kandili Duası : Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselam bu gece Rabbine şöyle dua etmiştir: "Allahım, azabından affına, gazabından rızana sığınırım, Senden yine Sana iltica ederim. Sana gereği gibi hamd etmekten âcizim. Sen Kendini sena ettiğin gibi yücesin." |
2 Temmuz 2012 Pazartesi
bir ayet, bir hadis...
Hiçbir şey hakkında sakın "yarın şunu yapacağım" deme!
Ancak, "Allah dilerse yapacağım" de. Unuttuğun zaman Rabbini an ve "Umarım Rabbim beni, bundan daha doğru olana ulaştırır" de.
Kehf Sûresi 23-24
Kendin için sevip arzu ettiğin şeylerin diğer insanlar için de gerçekleşmesini dile ki, kâmil manada müslüman olasın!
Tirmizi
30 Haziran 2012 Cumartesi
bir ayet, bir hadis...
"Sen sırf, Rabbimizin âyetleri bize geldiğinde iman ettiğimiz için bize hınç duyuyorsun. Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır ve müslüman olarak bizim canımızı al."
A'raf 126
Resulullah (s.a.v) söyle buyurdu:
Kim ezani isittigi vakit su dua'yi okursa kiyamet gününde o kimseye sefaatim vacip olur ve o kimsenin günahlari bagislanir.
*Allahümme Rabbe hazihi'd daveti't tammeh vesselati'l ati Muhammed'enil vesilete ve'l fazilete ve'd derecete'r Rafiah. Veb'ashu makamen Muhammed'enillezi va'dteh, innele la tuhliful nice. Eshedu en la ilahe illallahu ve eshedu enne Muhamed'en abduhu ve Resulüh razina billahi Rabben ve bil islami dinen ve Muhammed'in ve nebiyyen ala Resulina salavat...''
Anlami:
Allah'im!
Ey bu tam davetin yani mübarek ezanin ve kilinmak üzere bulunan namazin mukaddes Rabbi. Peygamberimiz Hz. Muhammed vesilesiyle ve fazileti ihsan et ve O'nu kendisine va'd buyurmus oldugun makami Mahmuda eristir. Süphe yokki sen va'dinden dönmezsin...
Kim ezani isittigi vakit su dua'yi okursa kiyamet gününde o kimseye sefaatim vacip olur ve o kimsenin günahlari bagislanir.
*Allahümme Rabbe hazihi'd daveti't tammeh vesselati'l ati Muhammed'enil vesilete ve'l fazilete ve'd derecete'r Rafiah. Veb'ashu makamen Muhammed'enillezi va'dteh, innele la tuhliful nice. Eshedu en la ilahe illallahu ve eshedu enne Muhamed'en abduhu ve Resulüh razina billahi Rabben ve bil islami dinen ve Muhammed'in ve nebiyyen ala Resulina salavat...''
Anlami:
Allah'im!
6 Haziran 2012 Çarşamba
bir ayet, bir hadis...
Allah güzel ameller ve davranışlarda bulunanları sever."
Âl-i İmrân 133-134
Herkes baksın diye (süslü) elbise giyen,
Onu çıkartıp atıncaya kadar,
ALLAHu Teâlânın rahmetinden uzak olur.
Onu çıkartıp atıncaya kadar,
ALLAHu Teâlânın rahmetinden uzak olur.
Taberani
4 Haziran 2012 Pazartesi
Ihh Insani Yardım Vakfı
Ihh Insani Yardim Vakfi
Ihh Insani Yardım Vakfı
Allah razı olsun...iyi ki var onlar, ve iyi ki bizleri yetimlerle buluşturdular. organizasyonda yetim çocukların yaptıkları resimler vardı. bu resimler de çocukların hayal dünyaları vardı..kimisinin resmi oldukça renkliydi. ama kimileri de olmak istediklerini çizmişlerdi...ne olursa olsun , o resimler bence sözün bittiği yerdi.
3 Haziran 2012 Pazar
bir ayet , bir hadis...
Yetimlerin mallarını haksız yere yiyenler, ancak ve ancak karınlarını doldurasıya ateş yemiş olurlar ve zaten onlar çılgın bir ateşe (cehenneme) gireceklerdir
nisa 10
"Kendi yetimini veya başkasına ait bir yetimi himaye eden kimseyle ben, cennette şöyle yan yana bulunacağız."
Hadisin ravisi Malik İbni Enes, -Peygamber Aleyhisselam'ın yaptığı gibi- işaret parmağıyla orta parmağını gösterdi.
Müslim, Zühd 42.
bir ayet , bir hadis...
Sen ancak Zikr'e (Kur'an'a) uyanı ve görmediği hâlde Rahmân'dan korkan kimseyi uyarırsın. İşte onu bir bağışlanma ve güzel bir mükâfatla müjdele.
yasin 11
kim her farz namazın ardında on kere ihlas suresini okusa Allah ona rıdvanını ( rızasını ) ve mağfiretini sabit kılar.
2 Haziran 2012 Cumartesi
bir ayet , bir hadis...
Ey iman edenler! Allah'a içtenlikle tövbe edin. Umulur ki, Rabbiniz sizin kötülüklerinizi örter, peygamberi ve onunla birlikte iman edenleri utandırmayacağı günde Allah sizi, içlerinden ırmaklar akan cennetlere sokar. Onların nurları önlerinden ve sağlarından aydınlatır, gider. "Ey Rabbimiz! Nûrumuzu bizim için tamamla, bizi bağışla; çünkü senin her şeye hakkıyla gücün yeter" derler.
tahrim 8
Resulullah(s.a.v)buyurdular ki:''Her sabah ve akşam şöylede:''Dinim,canım,evladım, ailem ve malım için ''Bismillah.''
İbni Asakir'den
30 Mayıs 2012 Çarşamba
bir ayet ,bir hadis...
Onlar sana indirilene de, senden önce indirilenlere de inanırlar. Ahirete de kesin olarak inanırlar.
Bakara 4-5
Dünyada sanki bir garip veya bir yolcu gibi ol!.
Buhârî
bir ayet ,bir hadis...
De ki: "Bizim başımıza ancak, Allah'ın bizim için yazdığı şeyler gelir. O, bizim yardımcımızdır. Öyleyse mü'minler, yalnız Allah'a güvensinler.
Tevbe 51
Dua, ibadetin aslı ve özüdür. ALLAH katında duadan makbul bir şey yoktur. Dua 70 türlü kazayı önler. Ömrün bereketini artırır.
Hadis-i Şerif Tirmizi
29 Mayıs 2012 Salı
fetih 1453
panoramik müzeye emeği geçen herkesten, başta eşim olmak üzere ( hem heyecanlıydı, hem de inşaat bitene kadar hergün benden dua isterdi ) Allah razı olsun....
gül reçeli
kayınvalidem geçen hafta izmirden geldi. sağolsun gelirken de bana yazlık evinin bahçesindeki mis kokulu güllerden getirmiş reçel yapayım diye..ben de hemen yaptım.
malzemeler ;
1/2 kg. pembe mis kokulu gül yaprağı,
6 su bardağı şeker,
1 adet limon,
3 su bardağı su,
yapılışı ;
önce gülleri ayıkladım.güzelce yıkadım ve mutfak havlusunun üzerine yaprakları serdim 5-10 dakika süzülmesini bekledim. sonra bir kat gül yaprağı, bir kat şeker olmak üzere tencereye dizdim. bir gece buzdolabında beklettim. sabah dolaptan aldığımda şekerin büyük bir kısmı erimişti,3 su bardağı suyu ilave edip kaynayana kadar yavaş yavaş karıştırdım. 10 dakika kaynadıktan sonra bir limonun suyunun yaklaşık 3/4 ünü ilave ettim .birkaç kez daha karıştırdıktan sonra 20 dakika daha kaynattım. soğuduktan sonra kavanozlara paylaştırdım. ama eğer isterseniz sıcakken kavanozlara doldurup kapağını sıkıca kapatırsanız, konserve gibi oda sıcaklığında da saklayabilirsiniz ( ki ben bütün reçelleri bu şekilde saklıyorum .tavsiye ederim..) afiyetler olsun....:))
malzemeler ;
1/2 kg. pembe mis kokulu gül yaprağı,
6 su bardağı şeker,
1 adet limon,
3 su bardağı su,
yapılışı ;
önce gülleri ayıkladım.güzelce yıkadım ve mutfak havlusunun üzerine yaprakları serdim 5-10 dakika süzülmesini bekledim. sonra bir kat gül yaprağı, bir kat şeker olmak üzere tencereye dizdim. bir gece buzdolabında beklettim. sabah dolaptan aldığımda şekerin büyük bir kısmı erimişti,3 su bardağı suyu ilave edip kaynayana kadar yavaş yavaş karıştırdım. 10 dakika kaynadıktan sonra bir limonun suyunun yaklaşık 3/4 ünü ilave ettim .birkaç kez daha karıştırdıktan sonra 20 dakika daha kaynattım. soğuduktan sonra kavanozlara paylaştırdım. ama eğer isterseniz sıcakken kavanozlara doldurup kapağını sıkıca kapatırsanız, konserve gibi oda sıcaklığında da saklayabilirsiniz ( ki ben bütün reçelleri bu şekilde saklıyorum .tavsiye ederim..) afiyetler olsun....:))
bir ayet ,bir hadis...
28 Mayıs 2012 Pazartesi
bir ayet ,bir hadis...
Kudretimizi yalan sayanların o gün vay hallerine .
Mürselat süresi 24
Sizin davranışlarınıza bakıp da müslümanlığa özenen insanlar yoksa, imanınızı gözden geçirin.
25 Mayıs 2012 Cuma
bir ayet ,bir hadis...
Allah'ın üzerinizdeki nimetini ve "işittik, itaat ettik" dediğinizde ona verdiğiniz ve sizi kendisiyle bağladığı sağlam sözü hatırlayın. Allah'a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, göğüslerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilendir.
maide 7
Resulullah(s.a.v)buyurdular ki:"Kul bir günah işler. Onu hatırladıkça üzülür. Onun üzüldüğünü goren Cenabi Allah, o daha namaz veya oruç gibi günahına kefaret olacak bir amel işlemeye başlamadan onu affeder.
Ibni Asakifden
bir ayet ,bir hadis...
24 Mayıs 2012 Perşembe
kandil simidi
malzemeler ;
250 gr. tereyağı ,
2 yumurta , ( bir yumurtanın akını üzeri için ayırıyoruz . )
4 yemek kaşığı şeker ,
2 yemek kaşığı sıvıyağ ,
1 paket kabartma tozu ,
susam ,
aldığı kadar un .
yapılışı ;
malzemeler karıştırılır ,yumuşak bir hamur elde edilir. hamurdan ufak parçalar alınıp simit şeklinde yuvarlanır. önce yumurta akına sonra susama bulanır. sıcak fırında üzeri pembeleşinceye kadar pişirilir. sevdiklerimize keyifle ikram edilir. afiyetler olsun....
250 gr. tereyağı ,
2 yumurta , ( bir yumurtanın akını üzeri için ayırıyoruz . )
4 yemek kaşığı şeker ,
2 yemek kaşığı sıvıyağ ,
1 paket kabartma tozu ,
susam ,
aldığı kadar un .
yapılışı ;
malzemeler karıştırılır ,yumuşak bir hamur elde edilir. hamurdan ufak parçalar alınıp simit şeklinde yuvarlanır. önce yumurta akına sonra susama bulanır. sıcak fırında üzeri pembeleşinceye kadar pişirilir. sevdiklerimize keyifle ikram edilir. afiyetler olsun....
Mübarek Kandil Gecelerini Nasıl Değerlendirmeliyiz?
1. Kur'an-ı Kerim okuyarak,
2. Peygamberimiz ( a.s.m)’ın mübarek duası olan Cevşen-ül Kebiri okuyarak,
3. Aile bireyleriyle birlikte günün mana ve ehemmiyeti hakkında sohbet ederek,
4. Allah rızası için namaz kılarak,
5. Hayatımızın geçmiş günleri ve yılları hakkında muhasebe yaparak,
6. Günahlarımızın bağışlanması için Allah'tan af dileyerek,
7. Sevgili Peygamberimize bol bol salât ve selâm okuyarak,
8. Dünya ve ahirete ait dileklerimiz için dua ederek,
9. Hastaları, yaşlıları ziyaret ederek; yoksulları, öksüz ve yetimleri sevindirerek,
10. Eş, dost ve yakınlarımızla tebrikleşerek,
11. Dargın ve küskünleri barıştırarak, değerlendirebiliriz
Regaib Gecesi Namazı Nasıl Kılınır?
Regâib Gecesi Namazı: Bu geceyi ibâdetle geçirmenin sevabı pek çoktur. Bu gecede kılınacak namaz 12 rek’attir. Bu namazın kılınışı şöyledir:
Her rek’atta fatihadan sonra üç kadir suresi ile 12 adette ihlas suresi okunur. Her iki rek’atta bir selam verilerek 12 rek’at tamamlanır. On ikinci rek’at kılınıp selam verildikten sonra yerinden kalkmadan yetmiş kere “ Allahumme salli ala Muhammedinin nebiyyil ummiyyi ve ala alihi” denilir. Sonra secdeye varılır. Secdede yetmiş kere “ subbuhun kuddusun Rabb-ul melaiketi verruhi” denir.
Sonra secdeden kalkılarak ettahiyyatta oturulur. Ve yetmiş kere “Rabbiğfir ve erham ve tecavez ta’lemü” dedikten sonra tekrar secde edilir. Secdede yetmiş kere “ subbuhun kuddusun Rabb-ul melaiketi verruhi” dedikten sonra, isteklerimizi alemlerin Rabbine arz edilir. ( İhya ulumuddin, Bedir yayınları, 1974, c:1, s:555)
Regâib namazını cemaatle kılmak bid'attir. Zaten terâvihten başka hiçbir nâfile namaz cemaatle kılınmaz.
2. Peygamberimiz ( a.s.m)’ın mübarek duası olan Cevşen-ül Kebiri okuyarak,
3. Aile bireyleriyle birlikte günün mana ve ehemmiyeti hakkında sohbet ederek,
4. Allah rızası için namaz kılarak,
5. Hayatımızın geçmiş günleri ve yılları hakkında muhasebe yaparak,
6. Günahlarımızın bağışlanması için Allah'tan af dileyerek,
7. Sevgili Peygamberimize bol bol salât ve selâm okuyarak,
8. Dünya ve ahirete ait dileklerimiz için dua ederek,
9. Hastaları, yaşlıları ziyaret ederek; yoksulları, öksüz ve yetimleri sevindirerek,
10. Eş, dost ve yakınlarımızla tebrikleşerek,
11. Dargın ve küskünleri barıştırarak, değerlendirebiliriz
Regaib Gecesi Namazı Nasıl Kılınır?
Regâib Gecesi Namazı: Bu geceyi ibâdetle geçirmenin sevabı pek çoktur. Bu gecede kılınacak namaz 12 rek’attir. Bu namazın kılınışı şöyledir:
Her rek’atta fatihadan sonra üç kadir suresi ile 12 adette ihlas suresi okunur. Her iki rek’atta bir selam verilerek 12 rek’at tamamlanır. On ikinci rek’at kılınıp selam verildikten sonra yerinden kalkmadan yetmiş kere “ Allahumme salli ala Muhammedinin nebiyyil ummiyyi ve ala alihi” denilir. Sonra secdeye varılır. Secdede yetmiş kere “ subbuhun kuddusun Rabb-ul melaiketi verruhi” denir.
Sonra secdeden kalkılarak ettahiyyatta oturulur. Ve yetmiş kere “Rabbiğfir ve erham ve tecavez ta’lemü” dedikten sonra tekrar secde edilir. Secdede yetmiş kere “ subbuhun kuddusun Rabb-ul melaiketi verruhi” dedikten sonra, isteklerimizi alemlerin Rabbine arz edilir. ( İhya ulumuddin, Bedir yayınları, 1974, c:1, s:555)
Regâib namazını cemaatle kılmak bid'attir. Zaten terâvihten başka hiçbir nâfile namaz cemaatle kılınmaz.
( alıntıdır )
bir ayet ,bir hadis...
Göklerde ve yerde bulunan canlılar ve melekler büyüklük taslamadan Allah'a secde ederler
nahl 49
Allâhım! Sen'in sevgini bana nefsimden, âilemden, malımdan ve soğuk sudan daha sevgili kıl!
Tirmizî, Deavât, 72
Tirmizî, Deavât, 72
22 Mayıs 2012 Salı
receb ayının fazileti
Recep, şaban ve ramazan ayları ibadet ve maneviyat olarak diğer aylara göre daha üstün bir şeref ve fazilete sahiptir .
Hz .Resul-ü Ekrem’den (s.a.a) nakledilen bir hadisinde şöyle buyurmaktadır: “Recep Allah’ın büyük ayıdır. Hiçbir ay hürmet ve fazilette bu aya ulaşamaz. Bu ayda kafirlerle savaş haramdır. Şunu bilin ki recep Allah’ın ayı, şaban benim ayım, ve ramazan ümmetimin ayıdır. Kim recep ayının bir gününü oruç tutarsa, Allah’ın rızasını kazanmış olur. Allah’ın gazabı ondan uzaklaşır ve cehennem kapılarından birisi onun yüzüne kapanır.”
İmam Musa Kazım’dan (a .s) şöyle rivayet edilir: “Kim recepten birgün oruç tutarsa, cehennem ateşi bir yıllık mesafe ondan uzaklaşır. Kim üç gün oruç tutarsa, cennet ona farz olur.”
Recep Ayı İstiğfar ve Tövbe Ayıdır
İmam Sadık’tan (a .s) nakledilen bir hadiste İmam (a.s) Resul-i Ekrem’den (s.a.a) şöyle rivayet etmiştir:
“Recep benim ümmetim için mağfiret dileme ayıdır .Bu ayda istiğfar edin (tevbe edin ve bağışlanma dileyin.) Zira Hak Teala, çok bağışlayan ve rahimdir. Recep ayına “Asabb” (dökülen) denir; zira bu ayda benim ümmetimin üzerine çok rahmet dökülür. O halde şu zikri çok söyleyin:
“Esteğfirullahe ve es’eluhu’t-tevbe.”
“Allah’tan mağfiret ve tevbe diliyorum .”
İbn-i Babeveyh, Salim’den şöyle rivayet etmiştir:
“Ben recep ayının sonuna bir kaç gün kala İmam Sadık’ın (a .s) yanına gitmiştim. Beni görür-görmez şöyle buyurdu:
“Ey Salim! Bu ayda hiç oruç tuttun mu?” “Hayır vallahi” dedim “ey Resulullah’ın oğlu!” İmam (a .s) şöyle buyurdu: “O kadar sevap kaybetmişsin ki miktarını ancak Allah (c.c) bilir. Bu, Allah’ın üstün kıldığı ve hürmetini yücelttiği bir aydır. Bu ayda oruç tutanları kendi ikram ve değerlendirmesine mazhar kılmayı kendisine farz kılmıştır. Salim diyor ki ben: “Ey Resulullah’ın oğlu, eğer bu ayın kalan günlerini oruç tutarsam, bu ayda oruç tutanların sevabının bir kısmını elde etmiş olabilir miyim? diye sorduğumda şöyle buyurdu: “Ey Salim! Kim bu ayın sonundan bir gün oruç tutarsa, ölüm anındaki can çekişme ve rahatsızlıklardan, ölüm sonrasının dehşetinden ve kabir azabından kurtulur. Kim bu ayın sonundan iki gün oruç tutarsa, Sırat’tan kolaylıkla geçer ve kim bu ayın sonundan üç gün oruç tutarsa, kıyamet gününün büyük korkusu, dehşet ve zorluklarından kurtulur ve kendisine cehennem ateşinden kurtuluş beratı verilir.”
Bu Ayda Oruç Tutamayanlar İçin Zikir
Kısaca recep ayının orucuyla ilgili çok fazilet ve sevap nakledilmiştir . (Bazı mazeretlerden dolayı) recep ayının orucunu tutamayan birisi, her gün yüz defa şu zikri söylerse recep ayının orucunun sevabını (kısmen de olsa) idrak etmiş olur:
“Subhan’el-İlah’il-celîl. Subhane men la yenbeğî’t-tesbîhu illa leh. Subhan’el-eazz’il-ekrem. Subhane men lebise’l-izze ve huve lehu ehl.”
Anlamı: Münezzehtir yüce İlâh . Münezzehtir kendisinden başkasına tessbih ve takdis yakışmayan. Münezzehtir en büyük izzet ve kerem sahibi. Münezzehtir layık olduğu halde izzet libasını giyen. –Allah-.
Bu Ayda Her Gün Namazlardan Sonra Okunan Dua
Seyyid İbn-i Tavus, (r .a) Muhammed İbn-i Zekvan’dan (r.a) şöyle naklediyor: “İmam Cafer Sadık’a (a.s); “Canım sana feda olsun, işte Recep ayına girmiş bulunuyoruz; Allah’ın beni faydalandıracağı bir duayı bana öğretmenizi istiyorum” dedim. İmam (a.s) yaz diye buyurdu:
“Bismillahirrahmanirrahim”
Recep ayının her gününde akşam, sabah, gece ve gündüz kıldığın namazların ardından şu duayı oku:
“Ya men ercûhu li-kulli hayr; ve âmenu sehatehu inde kulli şerr. Ya men yu’ti’l-kesîre bi’l-galîl. Ya men yu’tî men seeleh. Ya men yu’tî men lem yes’elhu ve men lem ye’rifhu bi-mes’eletî iyyake cemîe hayr’id-dunya ve cemîe hayr’il-ahire, vasrif annî bi-mes’eletî iyyake cemîe şerr’id-dunya ve şerr’il-ahire. Feinnehu ğayru mengûsin ma e’teyte ve zidnî min fazlike ya kerîm.”
Ravi şöyle devam ediyor; sonra İmam (a.s) sol eliyle sakalını tuttuğu halde sağ işaret parmağını hareket ettirerek bu duayı okudu ve ardından şu cümleleri ekledi:
“Ya ze’l-celâli ve’l-ikram. Ya ze’n-ne’mai ve’l-cûd. Ya ze’l-menni ve’t-tavl. Harrim şeybetî ale’n-nâr.”
Anlamı:
Rahman ve Rahim olan Allah’ın adıyla. Ey her hayrını ümid ettiğim ve her kötülükte gazabından güvencede olmayı umduğum (rabbim)! Ey aza karşılık çok veren; ey rahmet ve şefkatinden dolayı isteyene de, istemeyene de veren. Sana yalvarıyorum, dünya ve ahiret hayrının hepsinden bana da nasip buyur. Bütün dünya ve ahiret şerrini benden uzaklaştır. Kendi fazl-u kereminden bana verdiğini artır ey Kerim (Allah)!
Ey celal ve kerem sahibi, ey –sonsuz- nimetler ve cömertlik sahibi, ey bağış ve ihsan sahibi, şu beyaz sakalımı -cehennem- ateşine haram (yasak) kıl.
http://www.mumsema.com/vaaz-ve-sohbet-konulari/14642-recep-ayinin-fazileti-ve-amelleri.html
bir ayet ,bir hadis...
Sözü dinleyip de onun en güzeline uyanlar var ya, işte onlar Allah'ın hidayete erdirdiği kimselerdir. İşte onlar akıl sahiplerinin ta kendileridir.
zümer 18
Cennette öyle köşkler vardır ki, onlara ancak Receb ayında oruç tutanlar girer.”
Deylemi
bir ayet ,bir hadis...
Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifâ ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur'an) geldi.
Hz. İbni Mes'ud (r.anhüma)
yunus 57
Amellerin Allah Teala'ya en sevimli olanı, vaktinde kılınan namazdır. Sonra anaya ve babaya iyilik, sonra da Allah yolunda cihattır.
Hz. İbni Mes'ud (r.anhüma)
21 Mayıs 2012 Pazartesi
bir ayet ,bir hadis...
Şüphesiz Rabbimiz Allah'tır" deyip sonra da dosdoğru olanlara hiçbir korku yoktur, onlar üzülmeyecekler de.
ahkaf 13- 14
ALLAH'ım, bizim için Recep ve Şaban aylarını bereketli kıl ve bizi Ramazan'ı Şerif'e ulaştır.
19 Mayıs 2012 Cumartesi
bir ayet ,bir hadis...
Muhammed, Allah'ın Resûlüdür. Onunla beraber olanlar, inkârcılara karşı çetin, birbirlerine karşı da merhametlidirler. Onların, rükû ve secde hâlinde, Allah'tan lütuf ve hoşnutluk istediklerini görürsün. Onların secde eseri olan alametleri yüzlerindedir. İşte bu, onların Tevrat'ta ve İncil'de anlatılan durumlarıdır: Onlar filizini çıkarmış, onu kuvvetlendirmiş, kalınlaşmış, gövdesi üzerine dikilmiş, ziraatçıların hoşuna giden bir ekin gibidirler. Allah, kendileri sebebiyle inkârcıları öfkelendirmek için onları böyle sağlam ve dirençli kılar. Allah, içlerinden iman edip salih amel işleyenlere bir bağışlama ve büyük bir mükâfat vaad etmiştir.
fetih 29
Allahım! Şimdiye kadar yaptığım, bundan sonra yapacağım işlerin şerrinden sana sığınırım.
Müslim, Zikir 65
Müslim, Zikir 65
18 Mayıs 2012 Cuma
bir ayet ,bir hadis...
Onlar ağızlarıyla Allah’ın nurunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de Allah nurunu tamamlayacaktır.
SAFF 8. Âyet
SAFF 8. Âyet
Cuma günü sabah namazından önce, “Estağfirullahelazim ellezi la ilahe illa hüvel hayyel kayyume ve etubü ileyh” okuyanın, deniz köpüğü kadar da olsa, bütün günahları affolur.
İbni Sünni
İbni Sünni
17 Mayıs 2012 Perşembe
poşet torbası
mutfakta poşetleri saklamak için ördüm bu iri mısırı..aşağı tarafını da açık bıraktım ki poşetleri kolayca alabileyim.
16 Mayıs 2012 Çarşamba
bir ayet ,bir hadis...
İman edip salih amel işleyenlere gelince, onlar için, yapmakta olduklarına karşılık bir mükâfat olarak Me'vâ cennetleri vardır.
secde 19
Kim, bir müslümanın ayıbını örterse,
Allah da onun dünya ve ahirette ayıbını örter.
Allah da onun dünya ve ahirette ayıbını örter.
15 Mayıs 2012 Salı
bir ayet ,bir hadis...
Ey iman edenler, rükû edin, secde edin, Rabbinize kulluk edin ve hayır işleyin ki kurtuluşa eresiniz.
Hz. Osman (R.a) anlatıyor: "Resülullah (S.a.v) buyurdular ki: "Kim abdest alır ve abdestini güzel yaparsa hataları vücudundan tırnak diplerine varıncaya kadar çıkar dökülür.''
hac 77
11 Mayıs 2012 Cuma
bir ayet ,bir hadis...
Öyle ise emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Beraberindeki tövbe edenler de dosdoğru olsunlar. Hak ve adalet ölçülerini aşmayın. Şüphesiz O, yaptıklarınızı hakkıyla görür.
hud 112
Üzerine güneşin doğduğu günlerin en kıymetlisi Cuma günüdür.
Tergib-üs-salat
10 Mayıs 2012 Perşembe
bir ayet ,bir hadis...
Şüphesiz Allah katında din İslâm'dır. Kitap verilmiş olanlar, kendilerine ilim geldikten sonra sırf, aralarındaki ihtiras ve aşırılık yüzünden ayrılığa düştüler. Kim Allah'ın âyetlerini inkâr ederse, bilsin ki Allah hesabı çok çabuk görendir.
Âl-i İmrân / 19
Kişiye vaiz(nasihat)olarak ölüm yeter."
Hadisi Şerif, Tirmizi
5 Mayıs 2012 Cumartesi
gökkuşağı kek
bu kek için tarif vermek gerekir mi bilmiyorum. bol miktarda gıda boyasına ihtiyaç var. gerisi pandispanya ve krem şanti. kolay gelsin....
bir ayet ,bir hadis...
Rabbimiz! Peygamberlerin aracılığı ile bize vadettiklerini ver bize. Kıyamet günü bizi rezil etme. Şüphesiz sen, vadinden dönmezsin.
Âl-i imrân 194
Âl-i imrân 194
Resulullah(s.a.v)buyurdular ki:''Bir kadın güzel koku sürünüp bunu hissetsinler diye bir topluluğa uğrarsa zina etmiş olur.''
Ebu Davud,Tirmizi,Nesai,Müsned
4 Mayıs 2012 Cuma
bir ayet ,bir hadis...
Ey îmân edenler! Kendisinden nasıl sakınmak gerekiyorsa, Allah’dan öyle sakının ve siz ancak Müslüman kimseler olarak can verin!
Âl-i İmrân 102
Yatağa abdestli girene, o gece bir melek sabaha kadar, “Ya Rabbi bu kulunu affet!” diye dua eder.
Hâkim
Âl-i İmrân 102
Yatağa abdestli girene, o gece bir melek sabaha kadar, “Ya Rabbi bu kulunu affet!” diye dua eder.
Hâkim
3 Mayıs 2012 Perşembe
pembe güllü kutu
eşimin bana hediye aldığı çikolatanın kutusuydu. içindekileri ' temizledikten ' sonra kutuyu atmak istemedim. önce pembeye boyadım, üzerine ne yapacağıma uzun süre karar verememiştim. sonra daha büyük bir kutuda farklı güller gördüm. aynısı olmasın dedim. bu da benim versiyonum....
bir ayet ,bir hadis...
1. Mü'minler, gerçekten kurtuluşa ermişlerdir.
2. Onlar ki, namazlarında derin saygı içindedirler.
3. Onlar ki, faydasız işlerden ve boş sözlerden yüz çevirirler.
4. Onlar ki, zekâtı öderler.
5. Onlar ki, ırzlarını korurlar.
mü'minun 1-5
Kim ağlayan çocuğunu sakinleşinceye kadar gönüllerse, Allah cennette ona, memnun oluncaya kadar vermeye devam eder.
Hadis-i Şerif
2 Mayıs 2012 Çarşamba
browni
malzemeler ;
3 yumurta,
1,5 su bardağı şeker,
1 su bardağı çiçekyağı,
2 su bardağı un,
1 şişe soda,
1 paket kabartma tozu,
1 paket vanilya,
1 paket toz çikolata sosu,
1 bardak soğuk süt.
yapılışı ;
malzemeler karıştırılır, 170 derecede ısıtılmış fırında pişirilir. fırından alınan sıcak kekin üzerine soğuk süt gezdirerek dökülür.
krema için ;
5 su bardağı süt,
5 yemek kaşığı un,
5 yemek kaşığı şeker,
1 poşet krem şanti.
yapılışı ;
süt , un, şeker karıştırılıp, pişirilir. ılıyınca toz krem şanti ile birlikte çırpılır. sonra kekin üzerine sürülür.
dolapta 1-2 saat bekledikten sonra bir paket çikolata sosu pişirilip üzerine güzelce dökülür.
afiyetler olsun ....
bir ayet ,bir hadis...
O, Peygamberini hidayet ve hak din ile gönderendir. (Allah) o hak dini bütün dinlere üstün kılmak için (böyle yaptı). Şahit olarak Allah yeter.
Fetih Suresi 28. ayet
Fetih Suresi 28. ayet
İnsanların en hırsızı, namazdan çalandır, buyurdu. Nasıl çalar ya Rasûlallah? denildiğinde: Rükû ve secdeleri tam yapmaz. (Namazı tadil-i erkana riayet etmeden çabuk çabuk kılar). İnsanların en cimriside, selam vermekten kaçınandır.
(Taberani)
1 Mayıs 2012 Salı
şükredenlerden süheyb, sabredenlerden hifa
Medine'nin kadınları hem güleryüzlü, hem de güzeldirler. Ancak Hifa Hatun başka güzeldir ve bambaşka gülümser. Öylesine sıcakkanlı ve öylesine samimidir ki kadınlar onu canları gibi severler. Oğlu, abisi, erkek kardeşi olanlar akraba olmaya kalkar, hatta bazıları beylerine ister. Onu ciddi ciddi sıkıştırır, araya hatırlıları koyup, izdivaç teklif ederler.Hifa Hatun'un methi hızla yayılır ve çoook uzaklara gider.
Bırakın hekimleri, tüccarları; vezirler, sultanlar sıraya girer. Ancak o Necaşi gibi bir İmparatoru bile reddeder sadece ve sadece Allah'ın rızasını diler. Ama taliplerin ardı arkası kesilmez. Kimi ayaklarına halılar serer... Kimi eşiğine cevahirler döker... Yüz kızıl tüylü deveyi getirip kapısına bağlayanları mı sorarsınız, yoksa saray anahtarlarını önüne atanları mı? Hifa Hatun bütün bunlara dönüp bakmaz bile, Efendimizin huzuruna çıkıp
"Ey Allah'ın Resûlü" der, "bana cennete gotürecek bir şeyler öğretsene." Doğrusu o, Peygamber Efendimiz'in (sallallahu aleyhi ve sellem) '' gündüzleri oruç tut ya da geceleri namaz kıl '' gibi bir tavsiyede bulunacağını sanır ama Server-i Kâinat "Önce evlenmen lâzım" buyururlar "zira bununla dininin yarısını emniyete alırsın!" Hifa, büyük bir teslimiyetle boynunu büker ve "siz kimi münasip görürseniz ben ona razıyım" der.
Mâlum, o sıradan bir hanım değildir ve onu nikahına alacak erkeğin de "özel" olması gerekir. Lâkin Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) ne kimseye ümid verir, ne de kimsenin ümidini kırar. Her zamanki gibi basit ve pratik bir çare bulur "yarın sabah mescide ilk gelenle evlen" buyururlar. Bu teklifi herkesin hoşuna gider, talipler erken kalkmak için tedbirler düşünür, kendilerince hazırlık yaparlar. Bu haberi elbette Hazret-i Suheyb de duyar ama dikkate almaz. Zira o fakir ve kimsesiz biridir. Evi yurdu yoktur ve karnını zor doyurur. Kah ağaç altlarına uzanır, kâh mescid gölgelerine kıvrılır. Uzun boyuna rağmen o kadar zayıftır ki, rüzgar sert esse ayaklarını yerden kaldırır. Ama bakın şu işe ki o gece Allahü teâlâ bütün sahabelere derin bir uyku verir, Hifa Hatun'un talipleri gözlerine çöken ağırlığa yenilirler.
Resulullah Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) her zamanki gibi imsak sökerken mescide gelir ve büyük bir merakla talihli sahabeyi bekler. Nitekim mescidin eşiğinde bir gölge uzar ve Süheyb içeri girer. Resulullah Efendimiz namazdan sonra Hifa Hatunu çağırtıp neticeyi bildirir. Hazret-i Hifa büyük bir teslimiyetle kabul eder.Efendimiz güzel bir hutbe okur ve nikah akidlerini yaparlar. Sonra şanslı sahabeye döner "Ey Süheyb" buyururlar, "şimdi hanımına bir hediye al ve tut elinden evine gotür."Suheyb Radıyallahu anh ellerini çaresizlikle iki yana açar. "İyi ama" diye mırıldanır, "benim ne bir dirhem gümüşüm, ne de sığınacak evim var." Hifa Hatun kocasının boynunu büktürmez, ona içinde on bin dirhem gümüş olan süslü bir heybe gönderir ve "filanca yerdeki köşkümü sana hediye ettim" der. Alemlerin Efendisi çok hislenir onlara hayır dualar ederler. süheyb, o gün Medine sokaklarında dolanır durur, akşama doğru utana sıkıla konağa sokulur. Kendisi için hazırlanan muhteşem sofradan ya bir, ya iki hurma alır ve
"Ya Hifa" der, "biliyorum sen benim için bulunmaz bir nimetsin, ben ise senin için sadece mihnetim. Ben şükretsem gerek, sen sabretsen gerek. İster misin şu geceyi taat ve ibadetle geçirelim zira Efendimiz (Sallallahü aleyhi ve sellem) "Cennette yüksek bir çardak vardır. Orada yalnız şükredenlerle sabredenler otururlar." buyurdular. Ve öyle de yaparlar. Seccadelerini gözyaşları ile ıslatır, kalplerini zikr ile aydınlatırlar. Cebrail Aleyhisselam olup biteni Resulullah Efendimize anlatır ve onları Allahü teâlânın cenneti ve cemaliyle müjdeler. Ertesi sabah, namazdan sonra Efendimiz Suheyb'i yanlarına oturtur "Ey Süheyb" buyururlar "geceki halini sen mi anlatırsın ben mi anlatayım?" Süheyb gözlerini kucağına indirir, zor duyulan bir sesle "Allahın Resulü en iyisini bilir" cevabını verir.
Efendimiz onlara "ne mutlu size" gibilerinden bakar, "İkiniz de cennetliksiniz" buyururlar, "... ve Allahü teâlâyı göreceksiniz!"
Süheyb derhal secdeye kapanır ve "Ya Rabbi!" diye yalvarır, "o ki beni mağfiret ettin, günahlara bulaşmadan canımı al!" Allahü teâlâ bu yanık duayı kabul eder, Suheyb, secdede kalakalır. Mescidde bulunanlar ağlamaklı olurlar. Resulullah Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) "Size daha şaşılacak bir şey söyliyeyim mi? Şu anda Hifa Hatun da ruhunu Hakka teslim etti" buyururlar. Namazlarını, yüzü suyu hürmetine yaratıldığımız o yüce Server kıldırır. İkisini yanyana toprağa bırakırlar. Baş uçlarına küçük bir tahta çakar.
Birine "şükredenlerden Suheyb" yazarlar, öbürüne "sabredenlerden Hifa!"
( alıntıdır )
Bırakın hekimleri, tüccarları; vezirler, sultanlar sıraya girer. Ancak o Necaşi gibi bir İmparatoru bile reddeder sadece ve sadece Allah'ın rızasını diler. Ama taliplerin ardı arkası kesilmez. Kimi ayaklarına halılar serer... Kimi eşiğine cevahirler döker... Yüz kızıl tüylü deveyi getirip kapısına bağlayanları mı sorarsınız, yoksa saray anahtarlarını önüne atanları mı? Hifa Hatun bütün bunlara dönüp bakmaz bile, Efendimizin huzuruna çıkıp
"Ey Allah'ın Resûlü" der, "bana cennete gotürecek bir şeyler öğretsene." Doğrusu o, Peygamber Efendimiz'in (sallallahu aleyhi ve sellem) '' gündüzleri oruç tut ya da geceleri namaz kıl '' gibi bir tavsiyede bulunacağını sanır ama Server-i Kâinat "Önce evlenmen lâzım" buyururlar "zira bununla dininin yarısını emniyete alırsın!" Hifa, büyük bir teslimiyetle boynunu büker ve "siz kimi münasip görürseniz ben ona razıyım" der.
Mâlum, o sıradan bir hanım değildir ve onu nikahına alacak erkeğin de "özel" olması gerekir. Lâkin Resûlullah (sallallahü aleyhi ve sellem) ne kimseye ümid verir, ne de kimsenin ümidini kırar. Her zamanki gibi basit ve pratik bir çare bulur "yarın sabah mescide ilk gelenle evlen" buyururlar. Bu teklifi herkesin hoşuna gider, talipler erken kalkmak için tedbirler düşünür, kendilerince hazırlık yaparlar. Bu haberi elbette Hazret-i Suheyb de duyar ama dikkate almaz. Zira o fakir ve kimsesiz biridir. Evi yurdu yoktur ve karnını zor doyurur. Kah ağaç altlarına uzanır, kâh mescid gölgelerine kıvrılır. Uzun boyuna rağmen o kadar zayıftır ki, rüzgar sert esse ayaklarını yerden kaldırır. Ama bakın şu işe ki o gece Allahü teâlâ bütün sahabelere derin bir uyku verir, Hifa Hatun'un talipleri gözlerine çöken ağırlığa yenilirler.
Resulullah Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) her zamanki gibi imsak sökerken mescide gelir ve büyük bir merakla talihli sahabeyi bekler. Nitekim mescidin eşiğinde bir gölge uzar ve Süheyb içeri girer. Resulullah Efendimiz namazdan sonra Hifa Hatunu çağırtıp neticeyi bildirir. Hazret-i Hifa büyük bir teslimiyetle kabul eder.Efendimiz güzel bir hutbe okur ve nikah akidlerini yaparlar. Sonra şanslı sahabeye döner "Ey Süheyb" buyururlar, "şimdi hanımına bir hediye al ve tut elinden evine gotür."Suheyb Radıyallahu anh ellerini çaresizlikle iki yana açar. "İyi ama" diye mırıldanır, "benim ne bir dirhem gümüşüm, ne de sığınacak evim var." Hifa Hatun kocasının boynunu büktürmez, ona içinde on bin dirhem gümüş olan süslü bir heybe gönderir ve "filanca yerdeki köşkümü sana hediye ettim" der. Alemlerin Efendisi çok hislenir onlara hayır dualar ederler. süheyb, o gün Medine sokaklarında dolanır durur, akşama doğru utana sıkıla konağa sokulur. Kendisi için hazırlanan muhteşem sofradan ya bir, ya iki hurma alır ve
"Ya Hifa" der, "biliyorum sen benim için bulunmaz bir nimetsin, ben ise senin için sadece mihnetim. Ben şükretsem gerek, sen sabretsen gerek. İster misin şu geceyi taat ve ibadetle geçirelim zira Efendimiz (Sallallahü aleyhi ve sellem) "Cennette yüksek bir çardak vardır. Orada yalnız şükredenlerle sabredenler otururlar." buyurdular. Ve öyle de yaparlar. Seccadelerini gözyaşları ile ıslatır, kalplerini zikr ile aydınlatırlar. Cebrail Aleyhisselam olup biteni Resulullah Efendimize anlatır ve onları Allahü teâlânın cenneti ve cemaliyle müjdeler. Ertesi sabah, namazdan sonra Efendimiz Suheyb'i yanlarına oturtur "Ey Süheyb" buyururlar "geceki halini sen mi anlatırsın ben mi anlatayım?" Süheyb gözlerini kucağına indirir, zor duyulan bir sesle "Allahın Resulü en iyisini bilir" cevabını verir.
Efendimiz onlara "ne mutlu size" gibilerinden bakar, "İkiniz de cennetliksiniz" buyururlar, "... ve Allahü teâlâyı göreceksiniz!"
Süheyb derhal secdeye kapanır ve "Ya Rabbi!" diye yalvarır, "o ki beni mağfiret ettin, günahlara bulaşmadan canımı al!" Allahü teâlâ bu yanık duayı kabul eder, Suheyb, secdede kalakalır. Mescidde bulunanlar ağlamaklı olurlar. Resulullah Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) "Size daha şaşılacak bir şey söyliyeyim mi? Şu anda Hifa Hatun da ruhunu Hakka teslim etti" buyururlar. Namazlarını, yüzü suyu hürmetine yaratıldığımız o yüce Server kıldırır. İkisini yanyana toprağa bırakırlar. Baş uçlarına küçük bir tahta çakar.
Birine "şükredenlerden Suheyb" yazarlar, öbürüne "sabredenlerden Hifa!"
( alıntıdır )
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)